Boğaziçi Üniversitesinden akademisyenler, rektör Naci İnci’nin hukuka aykırı işlemlerine dair soruşturma açmayı reddeden Yüksek Öğretim Kurumu’na (YÖK) dava açtı.
Dava dilekçelerinde YÖK’ün, mahkemelerin akademisyenler lehine karar verdiği olaylarda dahi rektör hakkında soruşturma başlatmamasının “rektör Naci İnci’nin hukuk dışı ve gayrimeşru soruşturmalarını koruyarak, bu müdahalelerin artmasına neden olduğu” belirtildi.
Neler yaşandı?
Rektör Naci İnci tarafından haklarında çeşitli soruşturmalar açılan yedi akademisyen, söz konusu soruşturmaların incelenmesi talebiyle 11 Kasım 2022 tarihinde YÖK’e şikayet başvurusunda bulundu.
Yapılan toplu başvuruda rektör hakkında “görevi kötüye kullanma”, “inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” ve “iş ve çalışma hürriyetini ihlal” suçları kapsamında soruşturma başlatılması talep edildi.
Ek olarak Naci İnci’nin “dayanaksız, yersiz ve kasıtlı olarak suç isnadında bulunmak”, “…görevin gereklerine aykırı davranmak suretiyle kişilerin yarar ve zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak” ile “basın-yayın veya bilişim sistemlerini kullanarak amiri, iş arkadaşları, personeli, hizmetten yararlananlar ve öğrencileri hakkında gerçeğe aykırı açıklamada veya haksız isnatta bulunmak veya rızaları olmaksızın özel hayatlarıyla ilgili açıklama yapmak” disiplin suçlarını işlediği belirtildi.
YÖK’e şikayette bulunan akademisyenler arasında Yavuz Akpınar, Can Candan, Emre Otay, Cem Ersoy, Tuna Tuğcu, Lale Akarun ve Ünal Zenginobuz yer aldı.
YÖK uzun süre sessiz kaldı
Akademisyenlerin YÖK’e yaptığı başvuru uzun süre yanıtsız kaldı. Bunun üzerine akademisyenler 19 Ekim 2023 tarihinde bir dilekçe yazarak, başvurularının değerlendirilmesini talep etti.
YÖK, 27 Kasım 2023 tarihinde akademisyenlere tek tek karar yazıları gönderdi. Her akademisyen hakkında açılan soruşturmaların özet şeklinde ayrı ayrı yer verildiği belgelerde “Rektör Prof. Dr. Mehmet Naci İnci hakkında disiplin ve ceza hukuku bakımından soruşturma açılması yönünde herhangi bir işlem tesisine gerek olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı” belirtildi.
Kurumun işlem tesisine gerek olmadığını belirttiği olaylar arasında Naci İnci’nin açtığı ve mahkeme tarafından hukuka aykırı olduğu tescil edilen soruşturmalar da yer alıyordu.
“Şikayet konusu bağlamından koparıldı”
YÖK’ün soruşturma açmayı reddetmesi üzerine şikayetçi akademisyenlerden beşi, kararı usul gereği ayrı ayrı Ankara İdare Mahkemelerine taşıdı.
Açılan davalarda, YÖK’ün verdiği kararın birden fazla akademisyene açılan çok sayıda soruşturmanın toplu ve caydırıcı etkisinin göz ardı edildiği ve disiplin soruşturmalarının bir susturma aracı olarak kullanıldığı olgusunun yok sayıldığı ifade edildi.
Toplu şikayetin önce kişilere göre ayrıldığı, daha sonra da her şikayet konusunun bağlamdan ayrıştırarak değerlendirildiği belirtildiği başvurularda, şikayetin asıl odak noktası olan “Naci İnci’nin disiplin soruşturmalarını meşru amaçları dışında kullanmasına” herhangi bir yanıt verilmediği söylendi.
“Mahkeme kararları yok sayıldı”
Akademisyenler ayrıca YÖK’ün işlem yapmaya gerek olmadığını belirttiği olaylar arasında Naci İnci’nin açtığı ve mahkeme tarafından hukuka aykırı olduğu tescil edilen soruşturmaların da yer aldığına dikkat çekti. Akademisyenler bu şekilde, YÖK’ün mahkeme kararlarına aykırı bir karara imza attığını ifade etti.
YÖK’ün kararının iptal edilmesi talep edilen başvurularda “Davalı İdare, rektör Naci İnci’nin hukuk dışı ve gayrimeşru soruşturmalarını koruyarak bu müdahalelerin artmasına neden olmaktadır” ifadelerine yer verildi.
Davalar ayrı olarak görülecek
YÖK, akademisyenler Tuna Tuğcu, Can Candan, Cem Ersoy, Lale Akarun ve Ünal Zenginobuz’un açtığı davaların birleştirilmesi için başvuruda bulundu. Ancak bu talepler reddedildiği için, davalar ayrı ayrı ele alınacak.
Ayrıca, YÖK’e karşı açılan davaların sonucunda verilecek kararın, Naci İnci’nin hukuki menfaatini doğrudan etkileyebileceği belirtilerek, Naci İnci’nin de davalara müdahil olmasına karar verildi.